sabahleyin…

öğle yemeği için haşladığım pirinci dalgınlıkla az su koyduğum için yaktım… yol boyunca serviste içime işlemiş gibi yanık kokusunu almaya devam ettim ve tıkandım… maskenin varlığı da bunu hissi artırıyordu sanırım.

kokulara karşı olan hassasiyetimden yıllar içinde burada çok söz ettim; tuhaf bir şekilde kokular hafızamda yer ediyor ve onları hissetmeye devam ediyorum sanki… bu his kimi zaman kötü bir iç bulantısı nedeni kimi zaman da çok güzel anıları çağıran bir tetikleyici…

hala koku benimle… ofisim arkadaşım gelmedi. pencereyi o yüzden rahatlıkla açtım… soğuk ve taze hava rahatlatıyor… bir süre iki saksağanın uçuşunu izleyerek pencerenin önünde çayımı içtim.

şimdi çalışmaya başlamam lazım… gece uyuyup uyanıp bugünkü iş planımı düşündüm…

ama önce cuma neşesi olarak keyifli bir sting şarkısı çalayım. çok yeni bir kayıt bu ve videosu şurada

evet melody gardot ve dominic miller‘ın sting‘e eşlik ettiği bu parça

little something.

2 Responses
  1. Türk kahvesi iyi gelebilir istenmeyen kokuları hafızadan uzaklaştırmaya. Bir danışanımda vardı ve sorun olarak görüyordu bu durumu, yani istemiyordu devam ettirmek; ona önermiştim, iyi geldiğini söyledi.
    Ben aslında severim o kokunun hatırasına gidebilmeyi.. Olumlu kokular için, güzel bir yeti..

    1. radyo z

      aslında bu yetiden dolayı çok mutluyum ve hafızamdaki iyi veya kötü hiç bir kokudan kurtulmak istemiyorum ama bir koku beni rahatsız ederse her şeyimi ele geçirebiliyor. korkunç bir iç bulantısıyla boğuşuyorum… ve sizi buralarda ilk kez görüyorum değil mi? hoş geldiniz…

Leave a Reply

kategoriler