sevgili leylakdalı oldu. öykümüz şebnem işigüzel’in gül ile fikri‘si. “… Karısının elini tutup başucuna oturdu. ‘Bir gün sonra ölecek olsa bile, şimdi yaşıyor’ dedi kendi kendine. Hemşire, doktora yanılmış olmasının imkansız olduğunu anlatıyordu. Çıkarken pervaneyi çalıştırmışlardı. Pervane başlarının üzerinde dönüp duruyordu. Karısının karanlık yüzündeki derin gölgeleri seyretti. Karısının acıyla aralanmış dudaklarını. Sonsuz bir mutluluk ve...Read More
öykümüz o’henry‘den yeşil kapı; “… Merdivenin başında durup merakla etrafına baktı. Sonra koridorun diğer ucuna gitti, geri döndü, bir kat yukarı çıkıp şaşkın bir şekilde yaptığı araştırmayı orada da sürdürdü. Binadaki bütün kapılan yeşile boyanmıştı...” rengimiz yeşil ve parçamız bizim buradaki buz gibi günümüze çok uygun balmorhea‘dan the winter geliyor. [audioplayer file=”https://radyoz.info/wp-content/uploads/2017/02/Balmorhea-The-Winter.mp3″ bg=”b6b4b2″ leftbg=”b6b4b2″ lefticon=”c8c5c5″ track=”ffffff”...Read More
bugüne mahsus; hem öykü hem aşk için… ‘içinde aşk olan bir öykü adı’ ve ‘bu öyküden küçük bir kuple’ istiyorum. bununla bitmiyor tabii: ‘bu öykünün rengi ne olurdu?’ diye soruyorum ardından ve ‘bir şarkı’ eklemenizi istiyorum. ve ben başlıyorum… öykümüz bilge karasu’dan ‘ilk susan‘ “... Üç defa ışıktan çalmak istedim seni, bir kolun, bir...Read More
bağırarak ve çırpınarak uyandım. değme senaryolara taş çıkartacak bir hanibal öyküsü içindeydim; hem de suçlu olarak… kimseler psikanalitik yoruma girmesin diye ayrıntı vermiyorum. sabah yataktan kalkıp geldiğim mutfağın taş zemininde ayaklarım buz gibi dikilirken ve suyumu içerken rüyayı baştan hatırlamaya çalıştım; araya çok fazla karanlık alan girmişti. oysa ilk uyandığımda tüm detaylar aklımdaydı… merak ettiğim şey,...Read More
sonikhanım için, sorumluluğumu bitireyim 🙂 15 yaşındaki bir çocuğa ne tavsiye veririm? hiç bir şey 🙂 tecrübeyle sabit, bir işe yaramıyor çünkü. hele anne baba falansanız siz zaten her koşulda saçmalıyor oluyorsunuz; aslında saçmalamadığınız düşünülmese bile… epeydir bir şey çizmiyordum, ancak yukarıdaki çıktı… renklendirmeyi prizma uygulaması ile yaptım; munch’un çığlık “effect”i ile… ve 2017 yılı...Read More
son 10 yılda hayatımda neler oldu? radyo z hayatıma girdi, yepyeni müzikler keşfettim, eski sevdiğim melodilerle bağım arttı… berlin’de leonard cohen’i, istanbul’da bob dylan ve patti smith’i dinledim; bir hayalim gerçekleşmiş oldu… 40’lı yaşların güzelliğini yaşayıp, kendimle barıştım ve 50’ye ulaşmak için ‘son dönemece’ girdim… tabii diğer yanda yeni yaşlarla beraber marazlar başladı, bir yumurtalığım ve...Read More
dolabımdaki en eski kıyafet tek bir tane değil… hepsi aşağı yukarı aynı yılların kıyafeti; yani okul yıllarımdan. bunları asla atamadım ve sanırım ömrümü tamamlayana kadar da hep benimle olacaklar. ilk yelek babaannemin anneme evlendiklerinde yatağın altında koy diye verdiği eski bir kilimden yapıldı. kendimi bildim bileli, hafifçe parçalanmış bu kilim annemlerin yataklarının altında dururdu. sonra...Read More
dinlediğim bir melodi ile güne başlayalım. tamamen tesadüfen karşılaştığım ve şimdiye kadar nasıl olup da atladığımı anlamadığım bir müzisyenden dinliyoruz. ezio bosso çalıyor. clouds, the mind on the (re)wind [audioplayer file=”https://radyoz.info/wp-content/uploads/2017/01/Ezio-Bosso-Clouds-The-mind-on-the-ReWind.mp3″ bg=”b6b4b2″ leftbg=”b6b4b2″ lefticon=”c8c5c5″ track=”ffffff” tracker=”f2b5b5″ text=”000000″ righticon=”ffffff” width=”300″ rightbg=”7b7b7b” volslider=”ffffff” skip=”ffffff”] ve dünün sorusunu gecikmeli olarak bugün yanıtlayayım. “göçmek zorunda kalsam yaşamak için seçeceğim...Read More
sorumuz bu. önce zor geldi ama aslında çok basit bir yanıtı var benim için bu sorunun. ya maria callas gibi şarkı söyleyebilmek yada bir evren bilimci yani kozmolog olmak isterdim. çünkü müzik yeteneğim sıfır ve bu en kıskandığım yetenek… diğer yanda, evren, sonsuz bir boşluk olarak, içinde barındırdığı enerji biçimleri, kara delikleri, genişlemesi, gökadaları, yıldızları ve...Read More
facebook’da paylaştığım yayınlar, kaybolan bazı yayınları kurtardı. bu da onlardan bir tanesi… 22 ocak 2016 dün evdeydim. ada biraz hasta, bende de hafif bir kırıklık var. birlikte, genel olarak sakin bir gün geçirdik. kahvaltıdan sonra ben sabah yarım bıraktığım bir filmi bitirdim, ada televizyon seyretti. uyuduk. kalkıp kendimize yiyecek bir şeyler hazırladık ardından ben...Read More