içinde olduğumuz “çamuru” yazmışlar!

SUSAMAM

Günler koşuşturmakla geçip giderken

Neden var olduğunu unuttun

Neden olduğun sorunlarınsa farkında değilsin

Gülmek eğlenmek istiyorsun

Sorunlara çözüm bulmak gibi bir derdin yok

Hayat zaten çok zor

O yüzden müzik seni eğlendirsin

Gerçeklikten uzaklaştırsın istiyorsun

Ama biz müziğin bir şeyler değiştirebileceğine inanıyoruz

Bizimle gel

Başlayalım mı?

 

Fuat (Doğa)

Cengiz Han zamanı akan nehirde

Elini yıkamanın bedeli ölümdü

Göç edip çürüdük

Çöp kusarak üç denize sıçan bi’ hale büründük

Egzoz gazı soluyan

Sağı solu belli olmayan

Mangala gitti maganda!

Orman yanar

Tabiatın gözleri kan ağlar

Kibir yaptı tavan

Fabrika bacası basar

Atom reaktörü, çöpü hasar

“Electro smoke” ile her an atakta

İnsan en büyük parazit

Gezegene bak lan!

Hayvan kadar olamadı beşer

Ortama uyamadı revize eden

Faturasını gelecek nesil öder

Kıyamet şur’da “mal” gibi izle!

 

Ados (Kuraklık)

Abi yapma!

Atma şu izmaritini denize

Geri alamazsın

Gün gelir o pisliğini attığın denize hasret kalırsın, bakamazsın!

Kurak Afrika görüntüleri uzak değil

Çocuğun büyüdüğü yer sulak değil

Çünkü yok ettik gölleri, nehirleri, ırmakları, HEPSİNİ!

Nasıl acımadık?

İnanamıyorum

Elimizde varken hiç değerini bilmedik

Plastikle dolmuş mideleri hayvanların buna hiç mi üzülmedin?

Nette paylaşmaksa yetmez

Bi’ şeyler yapmalı

SUYU KİRLETMEYİN!

Su gibi aziz olsun ülkem

Onun can damarlarına

Bu zehri vermeyin!

Şanışer

Gel, gün olur hapsolur bu suçlu cümleler!

Yenilir hiç olurum fark etmezler!

Susma, susamam!

Korkma yanıma gel!

Gel, gün olur hapsolur bu suçlu cümleler!

Yenilir hiç olurum fark etmezler!

Susma

SUSAMAM!

Şanışer (Hukuk)

Ben bi’ beyaz Türk’üm

Yasalarım Anglosakson ama kafam Ortadoğulu

Apolitik büyüdüm, hiç oy vermedim

Kafamı tatile, gezmeye, borca yordum

Adalet öldü, ucu bana dokunana dek sustum ve ortak oldum

Şimdi tweet atmaya bile çekiniyorum

Kendi ülkemin polisinden korkar oldum

Üzgünüm ama senin eserin ülkedeki umutsuz nesil

Senin eserin bu mutsuz kesim ve bu kurşun sesi!

Sebebi nedir bilmeden hapiste çürüyen o suçsuz sefil

Seni, senin eserin, senin eserin bu korkunç resim

Bu yorgun sesim

Fakirin vergisiyle yatına, katına katana salak

Haşere geri yolsuz vekil seni, senin eserin!

Sen hiç yıkanmadın

Ölümle bi’ kez bile tıkanmadın

Elinde 3. dalga karton bardak kahve

Tek derdin o özenti “Start-Up”ın

Şimdi kapını kollaması gereken adalet gelir acımaz

Vurur kırar kapını

Çünkü çocuk öldü vuran memurdu diye “Haklıdır” dedin

Sesini çıkarmadın, yani suçlusun!

Çünkü iki gün üzülüp sonra gözündeki nehri kuruttun

Tuğçe ve Büşra’nın katilini serbest bırakan hakimin adı neydi unuttun!

Şimdi başına bi’ şey gelse şeh’rin hukuk mu?

Bi’ gece haksızca alsalar içeri seni

Bunu haber yapıcak gazeteci bile bulamazsın

HEPSİ TUTUKLU!

Salınan katillerin aldığı canlar (Geri gelmeyecekler!)

Haksız yere hapiste geçen yıllar (Geri gelmeyecekler!)

Sen sustun, ses etmediğinden bindiler tepene

Haklarını elinden aldılar ve güzellikle geri vermicekler

Hayki (Adalet)

“Adalet” sözde mülkün temeli

Tıkamış kulağını duymaz ne dediğini

Adeti, töresi, geleneği söyle

Giden kötüydü de gelen iyi mi?

Bu medeni mi?

Biz yiyemiyo’ken senin kürkünün bile yemediğini

Sizin polisiniz silahını çekip güpegündüz ortalıkta vuramaz dilediğini

Medya, basın, hukuk, asker hepsi sizin için çalışırken

Aslen güneş bile üzerine doğuyo bu çocukların

İşe gidip geliyolar canlarına kasten

Silahınızı kin!

Bu çektiğimiz bizim günahımız değil

Planınız iyi!

Ben bilmem bunun inananı kim?

Ama bilirim, gel

Silahımız dil!

Server Uraz (Hukuk)

(Bu Server Uraz)

Ben sesiyim kayıp neslin

Sansürü olamam ayıp resmin

Ekibimi bu mezardan çıkarabilmek için hep gözlerim açık, uyanık ayık gezdim

Sopa, bıçak ne yazar ki? Zayıf hepsi!

Öncelikle olmalı akıl keskin

Sabır bey’nimi yiyip bitirirken yağmur gibi yağanları yakıp geçtim!

Müzik yapmak dışında bi’ bok yemedim!

Polis bi’ şeyleri problem edip

Yine duruşmadayım sen konsere git

Ben aynı takım elbisemle 10 senedir

Biri dönüp desin bana “Çaban boş yere değil”

O gün kalbimi, ruhumu komple veriyim ama

Yargı gelip arıyor bedeli

Yaşıyorum cehennemi, yanıyor bedenim

Beta (Türkiye)

Merhaba Türkiye

Bende var hüviyet

Yaşamaya çalışıyoruz hasbelkader gitmeden katakulliye

Ekrana süs diye çıkan şarlatan, hep fanatik biri!

Fesatlık, kötü niyet salgın gibi

Eder daha manipüle!

Bu bir temsil ya da piyes!

Bu uçaksa bu türbülans!

Komşumuzdu Suriye

Şimdi bu gemideki vatandaş mı? (Yurttaş mı?)

Huzurda değil ölü bile topraktakilerin ahı var

Sadece gazeteydi “Hürriyet”

Sen olabildiğince özgür ol!

Asil Slang & Zen-G (İstanbul)

Hepimizi bi’ lokmada yutuveriyo’

Pis boğazlı İstanbul!

En iyi zamanları törpülüyo’

Çözülemeyen gizemli esrar bu!

Taşı toprağı altın (altın)

Eli verdim, kolu kaptı (saldır)

Ulaşım, eğitim, yargı (yardım)

Şeytan zehrini saldı (saldı)

Paranız olmalı, ya da birileriyle aranız olmalı

Kodamanlarda numaranız olmalı

Aksaray’da bir adamınız olmalı

Bizim yatımız katımız bi’ de yalımız olmadı

Kumbaramız dolmadı da bununla doğmadım

Ki metropolde biraz amacın olmalı

Yapıcı olmadın, yakıcam ormanı

Beton ormanda hayvan olman normal

Tutsak göz altların yine morlar

Yönetenler çağ dışı dinozorlar

Bu ormanda herkese göre rol var

Sustukça sıra sana gelecek

Aydın beyinleri bekliyor karanlık gelecek

Sokrat St (Eğitim)

Mezun olucam

Cash para, diploma ver bana

Para yoksa ter dökmeliyim

Eğitimde fırsat eşitliğini fırsata çeviren bi’ üniversiteliyim

Ben mezun oldum

Yarattığınız sistem yüzünden bi’ serseriyim

Ben mezun oldum

Ya kasiyer olayım, ya da sinemada sana yer göstereyim

Sokak başı üniversite ama köy okulları çok terste

Başa gelenin ideolojisi neyse o anlatılır her derste

Zengin, fakir ayrı

Torpile ya da parasına göre kayırır

Eğitim endüstridir

İnşaattan rant sağlamaka aynı!

Kiminin kitap alıcak bi’ parası yok

Öğretmen atanıcak ama “arası” yok!

Milletvekili bi’ tanıdık mı, wow

Beni anlaman da bu mantıkla zor

Bari bi’ köy okulunun yardımına koş

Her tarafı kaos

Sen de biraz boğuş

Bu gece uyudu zorla çocuk

Okula gidecek

YOL YAP!

Ozbi  (Sorgulamak)

Neden bu gök, bu yıldızlar, bu galaksiler, gezegenler

Neden, neyden bu evren?

Neyden bu dünya?

Neden ben, neden sen, neden biz?

Sorgula, hele bi’ sor lan bi’ “Neden ben varım?

Nereden geldim ve neden bi’ insanım?

Nasıl oldum? Nasıl olduk? Nası’ oluyo’?

Nası’ anlam kattık? Nası’ doluyo’ bu kafa?

Neye tapınıyo’ hayat kimi kayırıyo’?”

Hasat ne doyuruyo’ hesap

Anlasak, anlatıp her şeyi kavrasak da len

Anlamak mı yasak olabilir

Ama sadece bi’ yanıtı yok bi’ sürü cevap var koş git yanıt ara

Peşine düş mutlaka kanıt ara

Ruhunu demle hep yakıt ara lan

Kalbini tut ve de buna tanık ara

Hadi nefesini gör ve git sanat ara

Sorgula sorgula atomları

Işık hızını düşün ve de git kanat ara sonra

Uç uçabildiğin kadar

Uçabildiğin kadar

Uçabildiğin kadar uç

Uçabildiğin kadar uç

Bırak kendini

Deniz Tekin (Kadın Hakları)

Ben bilmem hiç kendimi korumak zorunda kalmadım

Bilmem ben bi’ çocuğu düşünmek zorunda olmadım

Hiç evlendirilmedim

Evde dayak görmedim

Kendi evimde kendi odama zorla hapsedilmedim

Sözlerinizi kusmadım

Yurdumdan edilmedim

Nefretinizle yanmadım

Yakılarak can vermedim

Hiç kardeşim olmadı

Hiç abimden korkmadım

Okuldan alınmadım

Ben hiç öldürülmedim

Yeis Sensura & Sehabe (Kadına Şiddet)

Kadına el kalkmaz ulan beyinsiz

Erkeksin ama insan değilsin

Aslında o en iyiye layık

Kadına şiddete hayır

Ülkede erkek neden en üstte minibüste, evde ya da metrobüste

Taciz şiddeti hiç bitmiyo’

Kınamakla falan iş bitmiyo’

Uh, Ah, adam olamadınız bu kalıbının adamı mı para babalarınız?

Beşiktaş’ta beş tokat, leş hareketler

Cebi dolu ciğerin beş para etmez

Yaşadığın kafa ne? İnsan mısın?

Biz utandık ulan! İnsan mısın?

İnsan mısın?

Bu hale nasıl gelir insan? Nasıl?

Aspova (Dünya)

Düşerim derinlere

Dünya, dönsün başım gibi

Aklımı kaybederek rüya

Nefesim, iç sesim

Düşerim derinlere

Dünya, dönsün başım gibi

Aklımı kaybederek rüya

Nefesim, iç sesim

Düşerim derinlere

Defkhan  (Gurbet)

Kaptı kafamı çarptı duvara

Beni koruması gereken tenime bastı cigara

Kaldırdı geri bütün derileri kattı dumana

Yattım falaka motherf*cker bu mu yargı burada

Hangi kurala denk? (denk)

Cenk için hazırım, karışır her yer

Öğretilen bu işte

Şiddeti sevmek ve ipleri germek

Bak Almanya buz gibi morg

Bana sor sana diyim

Gençlerin çoğunda amfetamin, tilidin ya da weed, kokain ya da speed, crack

Sana göre güzel ama bana göre değil

Bana göre değil, kafana göre yürü bas mayına geber

Ederi kaç? Kaç? Kaç?

Kaç paraya bedel?

Yeter artık dönme teker gibi

Dost ol yeter bana

Geliyorsan dosdoğru gel

Şanışe  (Hayvan Hakları)

Bi’ kap su ver çok mu zor

Vicdanlı ol be lanet

Anlamak istemiyo’sun ama bütün bu canlar sana bana emanet

Lan bi’ düşün:

“Soğukta kışta dışarda tek başına yaşıyo’sun

Dilini anlayan kimse yok hep tehlike, hep felaket, hep afet”

Ademe bir türlü yaranamazlar

Vicdana bakar paraya bakmaz

Toplayıp ormana atmak çözüm değil

Bunlar kurt değil, ormanda kendi başlarına yaşayamazlar

Onları sen savun, onlar kendi haklarını arayamazlar

Barınaklar dolu

Memleket acı

Seması kara

Sokak hayvanlarına tecavüz etmenin, işkence etmenin cezası para

“Büyük ahlaksızlıklar için büyük aptallar lazımdır”

Bütün insanlar suçlu değildir ama

Bütün hayvanlar masumdur

Şanışer

Gel, gül olur hapsolur bu suçlu cümleler!

Yenilir hiç olurum fark etmezler!

Susmam, susamam!

Korkma yanıma gel!

Gel, gül olur hapsolur bu suçlu cümleler!

Yenilir hiç olurum fark etmezler!

Susmam

SUSAMAM!

Sokrat St (İntihar)

Gitme, Gitme, Gitme, Gitme

Daha çok şeyi değiştirebiliriz bu hayatta

İnat etme

Hepimiz pes ettik vaktiyle

Şimdi sık yumruğunu

Sustur şu suskunluğunu

Unutma kafan atınca nasıl da dimdik durduğunu

İçin dışın nefret

Gel

Hiçbir şeyi yaşamak kadar sevme

Sana bi dünya yaratamam da elini tutarım elbette

Varsın herkes terk etsin seni

Sen dünyayı terk etme

Seni yargılamıyorum

Acını tam olarak anlamam mümkün değil biliyorum

Kaldıramadığım yükleri bırakıp kendi yolumdan gidiyorum ben

Sen de aynaya bak lütfen

“Seni seviyorum” de

Aga B (Faşizm)

Ey! Faşizm ne mi?

En amiyane deyimiyle faka basacağız

Beynelmilel el birliğiyle

Tek bildiğiniz siz

Ve de pek çok kazanın asıl sebebi aşırı hırs

Bu hırs bi’ ebedi his

Evde eşine kız

Sokakta kriz

Fıss, tokakla köpeği

Cins ise değil de miks ise tabii

Akılsız, ey

Kendinden çalan hırsız

Polisten tırs, ey

Ol ister sistem

Hiç çiğ sığ birey

Bir neyin ne olduğunu

Bi’ de bizi bil

Biz façası pis de eli temiz bir nesiliz

Bu işin selesi siz de

Tekeri gidonu biz

Ey, e bi tabi biz de biz gibi bir nes’lin peşindeyiz

Ey, bu tek emelimiz saygı, tohum

Torun, ayna ol

Kaygı bol da yol

Ey, tam da bu

Ya boğul ya doğ

Tonla yanlışa, gırla doğru

Olsun torun, saygı tohum

Mirac (Sokak)

Yüzüne bakamam yüzüm düşer o yerlere

Ayakları çıplakken gözleri dalar düşlere

Başı önünde ama beden çıkıyor sefere

Yok mecal dizinde

Bak, her bi’ günü sürgüne

Kaçamıyo’ kovalıyo’ zalimler

Ele güne, ele bakıyor o gözler

Kodamanın parasını ateşe ver

Ve de koyduğumun egosunu bi’ yere ser

Sokağa bakanın adını değil

Yoksulumun, yetimimin adını ver

Zabıtaları seyyara değil

Gökdelenlere gönder

Mert Şenel

Fırtınadan kopup giden dalların bi’ tanesiyim

Fazla yol almış ve yıpranmış

İçimde neler dönüp durur anlatsam tarifi yok

Bazen evsiz bi’ çocuğun hikayesiyim

Fırtınadan kopup giden dalların bi’ tanesiyim

Fazla yol almış ve yıpranmış

İçimde neler dönüp durur anlatsam tarifi yok

Bazen evsiz bi’ çocuğun hikayesiyim

Kamufle (Trafik)

Can pazarı, otobanlar can pazarı

365 günün riskli

Bitmiyo’ gamsız magandası

Öde kan parası

Bi’ kaza bayrama matem düşürür

Yürek dağlar acılar cabası

Bir sela çınlar kulaklarında

Hiç dinmez yarası

Trafik terörüne eşlik eder alkol, şiddet, hız tutkusu

25 yaşında yüz binlik arabaya binen gençlerin yok korkusu

Önce emniyet sonra hoşgörü

Sabır, selamet gerekiyor insan

Ufacık bir hata her şeyi karartır inan yok dönüşü

kategoriler