kategori

başka dünyalar mümkün
eminönü’ne gitmiştim. dönüşte marmaray’da lise çağlarında bir çocuğa denk geldim. kılığından kıyafetinden tarikatçı bir ailenin çocuğu olduğunu düşündüm. bol kumaş bir pantolon giymişti; üzerinde uzun, cübbeye benzeyen bir kıyafet vardı ve içindeki gömleği yakasızdı. yanında oturan, annesi olduğunu düşündüğüm kadın youtube’dan dua videoları izledi yol boyunca; arapça metnin altında harfleri takip eden bir imleç sürekli...
Read More
yılın son ayında, gecenin bir yarısı zihnime akın eden binbir çeşit düşünceden kaçmak için, karanlığı delen hafif bir telefon ışığında, bazen derin bir sessizlikte, bazen evdeki uykunun soluk alıp verişlerinde, bazen salonun neredeyse camına yaslı yaşlı serviyi mesken edinmiş kızılgerdanların ötüşleriyle, bugünsüz ve yarınsız, geçmişi olmayan, karaya çok yakın olduğu kadar bir o kadar da...
Read More
rüyadan kaçınca aether bulur mavinin kıyısındaki seniz. dörde doğru uyanıyorum… ama bu gece, mad mikkelsen’ın oynadığı bir filmde kızına söylediği gibi 500’den geriye saymaya başlayarak uykuya parçalı da olsa geri dönebildim… her uyuyup uyandığımda geriye rüyalarımın bir anı, küçük bir parçası, sıkışıp kaldığım bir düşüncenin dönüp durması hali kaldı. bir rüyada büyük bir marketin kutular...
Read More
“… But life is coming back to meOne winning ticket is all you needAnd all falls in place suddenlyRemember, one winning ticket is all you…” yeniden bir hayat kurmaya çalışıyorum; yeni ritimlerden, yeni rutinlerden, eskiden yapılan her şeyin başka bir döngü içinde yerini almaya çalışmasından, biçimini değiştirmesinden oluşan bir araf hali bu! çok iyi bildiğimi...
Read More
… And in your soulThey poked a million holesBut you never let them showCome on, it’s time to go… 2006 yılında bir buhran döneminde ve elime geçen zengin bir mp3 arşivi sayesinde 7 kişilik bir arkadaş grubuna e-posta mesajlarıyla bu kampüste başladı. her nefes darlığında dışarı koştum ve kendimi doğaya bıraktım… bu manzara, orman, geyikler,...
Read More
“UtanUtanUtanmayan insan olur mu lan?Altın bir madalyon gibi taşınmalı vicdanTek kıvılcımdan nasıl yanarsa koca ormanUnutmazlar, unutmayız, unutmam…” – tolga akdoğan burada çalmak istediğim bir şarkı vardı. bugün gündüz vassaf‘ı dinleyince, “tamam” dedim, “artık vakti geldi…” gündüz vassaf’la DW Türkçe’nin youtube kanalında yapılan söyleşiyi mutlaka dinleyin derim; ben içim titreyerek dinledim… *** önce söyleşiden bir alıntı...
Read More
“... Bazen kim olduğunu ifade etmene fırsat verilmeden siliniyorsun…“ – Ocean Vuong yeryüzünde bir an için muhteşemiz adlı kitabını ağır ağır, hiç acele etmeden okudum. önceleri uzun, çok uzun bir şiirin içinde hissettim kendimi sonra o şiir bir romana evrildi… bu kitabı bundan 25-30 yıl önce okusaydım sanırım anlatıcı iç sesim olurdu. ama şimdi, biri...
Read More
“Rüyanın kıyıları, gitgide genişliyor üstelik!“ – Patti Smith, Maymun Yılı günlerdir yazmıyorum çünkü içimden konuşmayı tercih ediyorum genel olarak… ama sabah pembeden eflatuna, eflatundan sarıya dönen bir ışığın içinde zihnimde kırk tane tilkiyle yürürken dinlediğim bir parçayı burada çalmasam olmazdı. tin hat trio ve tom waits‘den helium geliyor şimdi.
Read More
bulutlara doğru yürüyerek başladım. buna bir parça çalmasam olmazdı! bir ezio bosso melodisi geliyor şimdi cloud, the in mind on the (re) wind diyoruz.
Read More
bir havayla uyandık… daha doğrusu uyandım. kendime bir kahve yaptım ve dün gece izlerken uyuya kaldığım diziyi bitirdim… bulutlar güneşin yükselen ışıklarını kesemiyordu. uzun bir süre pencereden güneş ışıklarıyla pırıl pırıl parlayan mücevherlere dönen martıların uçuşunu seyrettim. bunu her izlediğimde heyecanlanıyorum… sonra kahvaltı yaptık a. ile ve sonrasında her ikimiz de çalışmak için bilgisayarlarımızın başına...
Read More
1 2 3 4 5 6 7