bir rüya gördüm. bir iran masalının içindeydim ve geride çok kısık sesle bir şehram nazıri melodisi çalıyordu. bütün bunları, rüyaların o saklı evrenindeki bilgelikle biliyordum… tamamen terra cotta renklerin tonlarından oluşan bir evrenin içindeydim. kaldırıp baktığımda ellerimin de sarıdan kızıla dönen bir toz renginde olduğunu farkettim ve uyandım… sevgili cahit’in dizelerinde gibiydim: bir masaldan çıkıp şiire kaçmıştım…*...Read More
izlemek isteyip izleyemediğimiz the wire‘ı sonunda izledik ve bitirdik. benim için izlediğim tüm diziler arasında, açık ara farkla gelmiş geçmiş en iyi dizi bu. herkese tavsiye eder miyim emin değilim; yazdıklarımdan sonra ne yapacağınıza siz karar verirsiniz… *** yazar ve eski polis muhabiri david simon tarafından yazılmış bir amerikan suç drama dizisi bu. 2002-2008 yılları arasında beş sezon...Read More
gri ve serin sokağa bıraktığımda havada hafif bir yasemin kokusu vardı. gülümsedim… ardından şimdiye kadar bir sarmaşığın arkasına gizlendiği için göremediğim bir dut ağacının salkım salkım sarkan dutları dikkatimi çekti; olgunlaşan bir kaç tanesini ağzıma atarak yürümeye devam ettim, bir kedi “yakaladım seni” der gibi bana baktı, ona da gülümsedim. tren istasyonu yerine geçici olarak...Read More
hiç bir şey yapmaya enerjim kalmamıştı. ev halkına akşam yemeğini yemek sepeti maharetiyle halledeciğimizi de yazmıştım zaten. bir çuval gibi kanepeye yığıldım kaldım ve akşamın erken saatlerinde de kanepe uyudum. gece sürekli terleyerek ve berbat bir başağrısıyla uyandım; hala beynim adeta zonkluyor… a&a erken çıktılar. t. salondaki kanepede uyumaya devam ediyor. ben birbirlerine kur yapan kumruların...Read More
The westernmost island of the West Reach, and of the whole of Earthsea; inhabited solely by Dragons. Few humans have ever visited it. Known for the saying “As long ago as forever and as far away as Selidor” uyanacağımı biliyordum ve o sabahın gelmesinden nasıl korkuyordum anlatamam. elbette bu ölümlü dünyada, bizim kocakarı...Read More